Tag Archives: cv

Özgeçmişinizde İş İle İlgisi Olmayan Tecrübelerinize Nasıl Değinmelisiniz

Özgeçmiş CV hazırlama konusunda yardım isteyenlerden sıkça duyduğumuz bu soru hakkında bu makaleyi hazırladık.

Karşılaştığımız özgeçmişlerde iş tecrübeleri genellikle başvurulan iş ile ilgili olmamaktadır. Özgeçmişinizin dolu gözükmesi için belki de her şeyi yazmak istiyorsunuz ve burada çalıştığınız işlerin sayısının fazla olması önemli gibi duruyor. Onca yılınızı harcadığınız bir işi elbette özgeçmişinize yazmak istemeniz çok normal. Ancak iş başvurusu yaptığınız pozisyon ile ilgili olan tecrübelerinizi ayrıntılı şekilde yazdığınızda, belki  de işverenlerin dikkatini daha fazla çekeceksinizdir. Hangisi daha profesyonel?

ozgecmis-yazarken-ilgisiz-is-tecrubeleri

Özgeçmişinize İşle İlgisi Olmayan Tecrübeleri Nasıl Yazmalısınız?

Doğru İfade

“Ek (veya Extra) İş Deneyimleri”. Bu başlık altında iş başvurusu yaptığınız alan dışında kalan deneyimlerinizi paylaşabilirsiniz. Ayrı ayrı başlıklar veya alt başlıklar yapmayın. Tanımlayıcı genel bir başlık altında deneyimlerinizi listelemeniz yeterli olacaktır. Kariyerinizde aynı pozisyonda çalıştığınız birden fazla işyeri varsa bunu “Pazarlama pozisyonu ABC, DEF ve XYZ şirketleri (1990-2000).”şeklinde ifade edebilirsiniz.

Eğer en son işiniz yeni başvuru yaptığınız iş ile farklı alanlarda ise bunu da yine “Extra Deneyimler” “Diğer Deneyimler” gibi başlıklar altında toplayarak, özgeçmişinizde gösterebilirsiniz.

Yaş Oyunu

Bu teknik, adayları yaş bazında değerlendiren, yaş nedeni ile eleme yapan işverenler üzerinde size çok yardımcı olabilir. 55 yaşında olan biri, 15 yıllık deneyimini tek bir cümle ile ifade edebilir. Geri kalan tecrübeler iş başvurusunda bulunduğu alan ile ilgili olduğunda ortada bir sorun kalmaz. Ancak bazen listede tarihleri yazmamak işinize yarayabilir.

Bu hareketi yaşı gizlemek olarak düşünmemek gerekir. Sadece adayı, işverenin önyargısından korumak için yapılabilecek bir işlemden bahsediyoruz.

Deneyim Konusu

Üniversiteye ara vermiş, 10 yıllık bir iş deneyimi sahibi olup üniversiteye geri dönmüş ve mezun olmuş olabilirsiniz. Bu durumda özgeçmişiniz biraz karışacaktır.

Mezuniyet tarihine bakıldığında 20 yaşında olduğunu düşündüğünüz birinin gerçek yaşının 30 olduğunu farkettiğinizde biraz kafanız karışabilir. Burada önemli olan elbette yaşınız değil işe uygun olup olmadığınızdır ve yetenekleriniz, eğitiminiz, deneyimleriniz ön plana çıkmalıdır.

Çoğumuzun birçok iş deneyimi var. Kimisi başvurmak istediğimiz işler ile uyuşurken kimisi uyuşmuyor. Bu çok normal bir durum. İşverenin özgeçmişinizde aradığını bulmasını sağlamak için yapacağınız bu küçük düzenlemeler hem sizin hem de karşı tarafın işine yarayacaktır.

İş Görüşmesinin Olumsuz Sonuçlanmasının 5 Muhtemel Nedeni

İşinizden ayrıldınız veya yeni bir iş arama sürecindesiniz. Aylar oldu ama istediğiniz işe bir türlü kavuşamadınız ve artık zamanınız kalmadı. Eğer böyle bir durumdaysanız ümidinizi kaybetmeyin.  Bu yazımızda istediğiniz iş ile aranıza giren engeller ve çözüm yolları üzerine konuşacağız.

İş Görüşmesinin Olumsuz Sonuçlanmasının 5 Nedeni

is-gorusmesinin-olumsuz-sonuclanmasi

İş Görüşmesinin Olumsuz Sonuçlanmasının Sebepleri Neler Olabilir?

  • Özgeçmişiniz Diğer Adaylarınkini Geride Bırakamadı

Öğretilenin aksine, günlük hayatta özgeçmişler kariyerinizi özetleyen sayfalar değildir. Özgeçmişiniz (CV’niz) bir pazarlama aracıdır ve işvereni ikna edecek, onu bir eylemde bulunmaya zorlayacak nitelikte olmalıdır. Bu eylem tabiki size bir iş teklifinde bulunmak olmalı.

Nasıl? Bir işveren sizin özgeçmişinizi gördüğünde sizi arama ihtiyacı hisstmeli, diğer adayları değil. Bunun için CV’nizde işverenin ilgisini çekecek ve okuyucuyu sizin hakkınızda daha şey öğrenmeye zorlayacak bir şeyler olmalı. Ancak çoğu iş arayanlar özgeçmişlerine kendileri ile ilgili tüm bilgiyi koyarlar.

Sorumuz şu: özgeçmişiniz sonuçlar üzerine söz verebiliyor mu? İşverene diğer adaylardan farklı şeyler sunabiliyor mu? Yetenekleriniz sektörde ne ölçüde yer alıyor? Özgeçmişinizde değindiğiniz ancak diğer adayların hiç bahsetmediği şey ne?

Bunları düşünün… Eğer sesiniz diğer binlerce kişinin sesi ile aynıysa işveren sizi nasıl duyup diğerlerinden ayırt edebilecek? 

  • Bu İş Sizin İçin Yanlış Bir İş

İş başvurunuz size uygun mu? Tamamen gereksinimleri karşılayabiliyor musunuz? “Bu işi yapabilirim…” mi diyorsunuz? Eğer öyleyse muhtemelen kaybedeceksinizdir. Çünkü işverenler neden “Bu işi yaparım!” diyen biri varken sizi seçsin?  İdeal aday olmalısınız. Bunun için işin gereksinimlerini okuyup bunları kendi yetenekleriniz ile birebir eşleştirmeli, bu yönde işler aramalısınız. İş başvurularınızda stratejik davrandığınızda zaman kaybını önler ve kısa zamanda istediğiniz işe kavuşabilirsiniz.

Diyelim ki çok iyimsersiniz ve iş başvurunuzu yaptınız bekliyorsunuz. Yüzlerce özgeçmiş arasından sizin numaranızın farkedilip aranacağını düşünüyorsunuz. Ancak iş başvurunuzu yaparken yanlış bir seçim yaptınız. Şansınızı boşa zorlamayın. Kendinize uygun işler üzerine yoğunlaşın.

  • İşi Yanlış Yerde Arıyorsunuz

Sağa sola asılan iş ilanları… İlk elden yapılan bu iş ilanlarını ciddiye almalısınız. Kendinizi sadece internet üzerindeki iş ilanları ile sınırlamayın. Bakabildiğiniz her yerde, olabildiğiniz her yerde kendinize uygun işleri arayıp bulmalısınız. Sosyal medya siteleri, şirketlerin kendi web siteleri, iş ilanı web siteleri…

Kendi sektörünüze yönelik iş ilanlarını taramalısınız. Başka alanları gözden geçirmekte fayda vardır elbette ancak yapabileceğiniz işleri bulmak için doğru yol bu. Aynı zamanda başvuru yapacağınız şirket hakkında doğru bilgiler edinmelisiniz. Misyonu ne, müşterileri kimler, İnsan Kaynakları Departmanı nerede? Sizin gibi birinin çalışabileceği bir yer mi? Bu konularda çözümlere ulaştıysanız, tatmin olduysanız onlara bir şekilde ulaşmanın yolunu bulmalısınız. E-mail atabilir, arayabilirsiniz. LinkedIn’den bağlantı kurabilirsiniz. Doğrudan şirkete (işyerine) gidebilir, orada görevlilerle konuşabilirsiniz.

  • Beklentileriniz Çok Yüksek

Hepimiz isteriz ki hayallerimizdeki işi yapalım. Ancak, bu şuanda olabilecek bir şey değil ise… Ekonomik durumdaki değişimler ve çalışma şartlarının değişmesi işverenlerin normalden daha az ücret ile çalışabilecek kişileri neden aradıklarını açıklıyor. Düşük maaş ile başlayabilir sonrasında daha dolgun bir maaşa kavuşabilirsiniz. Şartların sürekli değiştiğini unutmayın. İhtiyacınız var ve şuanki gelirinizden daha iyisine kavuşabilirsiniz. Bu imkanları kaçırmayın. Beklentilerinizi çok yüksek tutmayın.

  • Kimseden Yardım İstemiyorsunuz

İş arayan biri olarak arkadaşlarınıza bundan bahsetmenizde hiçbir sakınca yok. Ancak bazılarımız bundan çekinebiliyor. Neden? Çalışmanın ve iş aramanın utanılacak bir yanı yok. Kimin size nasıl bir yardımda bulunabileceğini bilemezsiniz. Belki de size istediğiniz işin kapılarını açabilecek imkana sahip kişilerle tanışabilirsiniz. Etrafınızdakilerden çekinmeden iş aradığınızı ve yapabileceklerinizi anlatın. Size yardım edebileceğini düşündüğünüz kişilere CV’nizi yollayın.

Son olarak internetteki CV’nizi gözden geçirmeyi unutmayın. Referanslarınız ve iş bağlantılarınız ile aranızdaki ilişkiyi koparmayın.

Özgeçmişinizin Sıkıcı Olmaması Sizin Elinizde

Açılan bir tek pozisyon için bile, İnsan Kaynakları Departmanı’nın elinden yüzlerce özgeçmiş geçmektedir. Bu özgeçmişleri doğru ve hızlı bir şekilde gözden geçirmek oldukça zaman alacaktır. Bu sebeple özgeçmişinize “her şeyi” koyarak onları etkileyemeyeceğinizi bilmelisiniz.

Özgeçmişinize “her şeyi” koyarak sadece onlarındaha fazla zaman kaybetmesine ve sıkılmalarına neden olursunuz. Özgeçmişinizi hazırlarken öncelikle düşünmemiz gereken şey, iş başvurusu yaptığımız pozisyon ve sektör ile ilgili detayları taşıyor olmasıdır. İşverenlerin pozisyonun gerekliliklerini iyi bildiklerini ve özgeçmişinizde bu anahtar kelimeleri aradıklarını unutmayın.

O halde gelin bu yazımızda özgeçmişimizi tekrar gözden geçirelim.

Özgeçmiş Hazırlarken Kontrol Listesi

Özgeçmiş Hazırlarken Kontrol Listesi

İş Arayanlar İçin Özgeçmiş Kontrol Listesi

Hangi sektörde çalışmak isterseniz isteyin, aşağıdaki listede yaptığımız önerilerimizi kendi özgeçmişinize uygulayabilirsiniz.

  • Özgeçmişinizin en üstünde yer alan özet kısmınız 5-6 kelimeden fazla mı?

Bu kısmı işvereni göz önünde bulundurarak yazın. Hatta önerimiz bu bölümü özgeçmişinizin diğer bölümlerini yazdıktan sonra yazmanız. Özet ama etkili bir bölüm oluşturmanız.

  • Özetinizde güçlü ve teknik yanlarınızdan daha çok kişisel özelliklerinizden mi bahsettiniz?

Kendiniz ile ilgili onlarca sıfatı özgeçmişinize yazdınız. Bunlar sizin kişisel özellikleriniz ancak özgeçmişinizin özet kısmını bunlarla doldurmaktan vazgeçin. Zaten çoğu genel-geçer ve her özgeçmişte yer alan şeylerdir. Çalışkan, azimli, sonuç odaklı vb. gibi tüm özgeçmişlerde yer alan sıfatlardan bahsediyoruz. Elbette bunlar sihirli sözcükler ama sadece bunlarla dolu olan bir özet, özgeçmişinizin değerini düşürecektir.

Bunların yerine daha somut özelliklerinizi, teknik özelliklerinizi ve güçlü yanlarınızı yazmanızda fayda var.

  • Teknik vb. yeteneklerinizi sıralamakta zorlanıyor musunuz?

Teknik özellikleriniz ve deneyimleriniz profesyonel bir dille özgeçmişinizde yer bulmalı. Müşteri yönetimi gibi uzmanlıklarınız varsa bunların üzerinde durun.  Tüm bu teknik ve profesyonel özelliklerinizi açık ve net bir şekilde özgeçmişinize yazmalısınız.

  • İş tecrübelerinizi yazdığınız bölüm bir çeşit iş reklamına mı benziyor?

Özgeçmişinizde sadece çalıştığınız işleri mi sıraladınız? Düz bir liste ve çoğu iş tecrübeniz de başvurduğunuz iş ile ilgili değil. Bunu yapmayın. Aksine, başvurduğunuz pozisyona yoğunlaşın ve sadece düz bir listeden fazlasını işveren ile paylaşın. Örneğin, hangi pozisyonda çalışıyordunuz, göreviniz neydi, iş tanımınızda neler vardı? Maddeleyerek karşınızdakini sıkmadan anlatmanız gerekiyor.

  • Her iş tanımının altına 6 maddeden fazla ek özellikler mi yazdınız?

Unutmayın, madde madde bir şeyleri ifade etmek başarıdır. Ancak fazlası tam tersi bir etki yapar. Birbirine benzer özelliklerinizi birer madde olarak koymanız zaten yaptığınız işin amacına terstir. Gereksiz ve uzayan maddeleri CV’nize yazmanız okuyanları sıkar. Veya çoğu zaten okunmayacaktır.

Bunun yerine her maddede başlı başına farklı şeyler olmalı. Yazmaya değer, gerçek başarılarınızı paylaşın. Diğerlerini bir şemsiye altında toplayabilirsiniz. Unutmayın, sıkıcı olmadan ve 20 maddeden sıralamadan da, bu bilgileri paylaşmanın onlarca yolu var.

  • Özgeçmişiniz kafalarında soru işaretlerine mi neden oluyor?

Çok dikkatli olmalısınız. Söylemek istediklerinizi net bir şekilde söylemelisiniz. Belirsiz kelimeler kullanmayın. Özgeçmişiniz ile bir şeyleri sakladığınız izlenimi bırakıyorsanız, bu yanlıştır. İşveren sizin hakkınızda bilmek istediklerini özgeçmişinizde görmeli. Kimsenin kafasında soru işareti bırakmayacak bir özgeçmiş hazırlayın.

Özgeçmişinizde hangi fontu kullanmalısınız?

İş başvurularında CV’nizi nasıl hazırladığınız, nasıl sunduğunuz işverenler ve İK’cılar tarafından önemsenen konuların neredeyse ilk sıralarında yer alıyor. İçerik bakımından tatmin edici bilgilerle karşılaşmak isteyen uzmanlar, karşılaştıkları farklı CV’lerin içerisinde yazı fontuna dahi dikkat ediyor. 

Özgeçmişinizde kullanmanız ya da kullanmamanız gereken fontlar hakkında tartışmalar uzun süredir devam ediyor. Kimisi herkesin özgür bir biçimde kullanacağı yazı fontunu seçmesi gerektiğini savunuyor kimisi de CV’lerde kullanılması gereken tek bir fontun olduğunu…

CV’mde hangi fontu kullanmalıyım?

Bu konuda bir kararsızlık yaşıyorsanız, yurt dışında yapılan bir anketten çıkan sonuç yardımcı olabilir. Buna göre kullanmanız gereken font Helvetica. Bu font anket katılımcıları tarafından en güvenli ve profesyonel yazı tipi olarak kabul ediliyor. 

Makalenin devamı için tıklayınız

İş başvurusu yapmak için en uygun gün hangisi?

Üniversiteden yeni mezun oldunuz, işinizden memnun değilsiniz ya da çoktan istifa ettiniz bile… Bu aşamada ihtiyacınız olan şey, size en uygun olan iş ilanlarına başvurup yeni bir iş için kolları sıvamak ve sonuç olarak çalışma hayatına ilk adımı atmak veya kaldığınız yerden devam etmek. Peki, bir ilana başvurmak için hangi gün çok daha iyi olabilir? 

Öncelikle hâlâ bir CV’niz yoksa, Kariyer.net’e üye olarak bir özgeçmiş oluşturmanızı ve size uygun olabilecek binlerce iş ilanına göz atmanızı öneririz.

Tüm bu hazırlıklardan sonra iş başvurularını gerçekleştirdiniz ve üstelik beklediğiniz hiçbir firmadan dönüş alamadınız. Hemen sinirlenmeyin. Bu durumda firmaların CV havuzu içinde kaybolduğu, sizin CV’nizin başka CV’lerin arkasında kaldığı ihtimallerini göz önünde bulundurmanız gerekiyor.

Makalenin devamı için tıklayınız

Özgeçmişinizde Bu Sözcükleri Kullanmayın

Özgeçmişinizde bu sözcükleri kullanmayın!

ABD’de yapılan bir araştırma, özgeçmiş hazırlarken klişe sözcüklerden uzak durmanın gerekliliğine değiniyor. Farklılık yaratarak her gün yüzlerce adayın özgeçmişini inceleyen İnsan Kaynakları Uzmanının dikkatini çekebilmek için bu sözcükleri kullanmamalısınız!

Harris Poll’un CareerBuilder için yaptığı araştırmaya göre İnsan Kaynakları Uzmanlarının yüzde 17’si, yani her altı profesyonelden biri, açtığı özgeçmişe sadece 30 saniye bakıyor. Araştırmaya katılan 2 bin 201 profesyonelin yüzde 68’i ise CV inceleme süresini “iki dakikadan az” olarak belirtiyor. Bu demek oluyor ki rakipleriniz arasında farklılık yaratabilmek için gerçekten çok az vaktiniz var! Dolayısıyla özgeçmişinize yazdığınız her sözcük büyük önem taşıyor.

Klişelerden uzaklaşın 

Araştırmanın sonuçlarına göre tecrübe, beceri ve başarılarınızı tanımlamak için neredeyse bütün adayların kullandığı, standart kelimeler yerine güçlü ve sizi yansıtan sıfatları tercih etmelisiniz. Gerçek bilgi barındırmayan öznel terimler ve klişelerin İK uzmanında negatif bir etki yarattığını da ortaya koyan araştırmada “özgeçmişlerde rastlanan en rahatsız edici sıfatlar”ın listesi çıkartıldı. 

Makalenin Devamı için Tıklayınız

 

Referans Yazmanın Altın Kuralları

Referans yazmanın altın kuralları

İK uzmanlarının özgeçmişinizde incelediği tek şey nitelikleriniz ve çalışma deneyimleriniz değil. “Nasıl bir çalışan” olduğunuzu da öğrenmek istediklerine emin olabilirsiniz. Mülakatlarda bu soruyla sık sık karşılaşsanız da görüşmelerin son aşamasında referans kontrolünün çok sıkı yapıldığı ve mutlaka görüşlerinin alındığı artık biliniyor. Bu yüzden referans seçiminizi yaparken çok dikkatli olmalı ve onlarla ilgili bilgileri çok doğru vermelisiniz. Referansınızı  doğru seçmek için dikkat etmeniz gereken birkaç ayrıntı var. 

Her tanıştığınız kişi referans sayılır mı? 

Referans, sizi tanıyan kişilerin isimleri ve iletişim bilgileri olarak özetlense de her tanıdığınızın referansınız olmadığı da bir gerçek. Referans bildirmenin asıl amacı gelecekteki işvereninizin özgeçmişinizde belirttiğiniz şirketlerde çalışıp çalışmadığınızı kontrol etmesine ve iyi bir çalışan olup olmadığınızı analiz etmesidir. Vereceğiniz referanslar konusunda İK departmanlarının farklı talepleri olsa da en az iki referans  günümüz iş dünyasında ideal sayılabilir. 

Makalenin Devamı için Tıklayınız
 

CV hazırlarken en çok sorulan sorular

Özgeçmiş hazırlığı iş başvurusu sürecinde kritik önem taşıyor. Bu konuda adaylar tarafından Kariyer.net‘e en sık  sorulan  soruları bir araya getirdik ve bir özgeçmişte mutlaka bulunması gereken özellikleri sıraladık. Unutmayın, işe alınma sürecinde  yetkinliklerinizi gösterebildiğiniz ilk alan olan CV’nizin sık sık güncellenmesi ve özenle hazırlanmış olması sizi bir adım yukarıya taşıyabilir. 

İşvereni ikna edecek etkili bir CV hazırlamak için öncelikle başvuru yapacağınız işe uygun bir CV oluşturmanız ve içeriğinde işverenin öğrenmek istediği bilgilere yer vermeniz gerekir. CV’ler belirli bölümlerden meydana gelir. Her bölümde istenen bilgilerin eksiksiz bir şekilde doldurulması; sizi tam olarak ifade eden ve iş hayatında hangi konumda olduğunuzu anlatan verilerin işverene aktarılması ise iş bulma sürecinizi hızlandırabilir. Kariyer.net’te kronolojik, fonksiyonel ve İngilizce hazırlanan CV örneklerini inceleyebilir ve PDF formatında bilgisayarınıza indirebilirsiniz.

CV hazırlarken en çok sorulan soruları derledik…

  • Word’de hazırladığım bir özgeçmişim var. Kariyer.net’te tekrar hazırlamalı mıyım?

Firmalar Kariyer.net’te adayları filtrelerken standart formata sahip olan özgeçmişleri inceler. Bu yüzden sadece düz yazı özgeçmişinizi kopyalayıp yapıştırmanız yanlış bir uygulama olur. Kariyer.net özgeçmişinizi hazırladıktan sonra özgeçmişinizin yer aldığı Word belgesini de özgeçmişinize ilave edebilirsiniz.

  • Özgeçmişimi nasıl kaydederim?

Kariyerim sekmesi altında yer alan dosyalarım/ön yazılarım alanından özgeçmişinizi kaydedebilirsiniz.

  • Özgeçmişime referanslarımı nasıl ekleyebilirim?

Özgeçmiş güncelleme sayfasına giriş yaptıktan sonra özgeçmişinizin en alt kısmında yer alan “Referanslarım” alanına referans olacak kişinin bilgilerini girip ekleme yapabilirsiniz.

  • Hangi alandan ön yazılarımı kaydedebilirim?

Ön yazı özgeçmişinizi kişiselleştirmeye yarayan bir araçtır. İlgili İnsan Kaynakları uzmanına hitaben yazılmış bir ön yazı

Makalenin devamı için tıklayınız

 

Ön Yazı Yazmanın 10 Temel Kuralı

Bu yazıda iyi bir ön yazı hazırlamak için dikkat etmeniz gereken 10 maddeyi bulabilirsiniz. Bu maddelerin önemli olmadığını veya sadece işveren tarafından bakılarak hazırlandığını düşünebilirsiniz, ancak iş başvurularının %80’inin reddedilme nedeni yazdıkları ön yazılardır.

Ön yazılarını okurken elenen adayların özgeçmişlerinin ve CV’lerinin okunma şansı hiç olmayacaktır. Bu ipuçları ön yazı hazırlarken işinize yarayacağını ve size yol göstereceğini düşünüyoruz.

on-yazi

Ön Yazı Yazmanın 10 Temel Kuralı

1. Yazım ve noktalama yanlışı yapmayın. 

Yazım ve noktalama hataları ile dolu bir ön yazı baştan kaybetmiş demektir. Bu tür hatalarla dolu bir ön yazının bir işvereni ikna etmsi oldukça zordur. Yazdığınız mektupla kendiniz hakkında ipuçları verdiğinizi unutmayın. Bu tür bir mektup yaptığınız işin detaylarına gereken dikkati göstermediğinizi, gereken zamanı harcamadığınızı göstermektedir. 

Peki eğer anadilinizde ön yazı hazırlamıyorsanız? Bu demek olmuyor ki yazım ve noktalama hatası yapabilirsiniz. Ne kadar anadiliniz olmasa da, zaman harcamalı ve temel yazım ve noktalama kurallarını öğrenmelisiniz ve güzel bir ön yazı hazırlamalısınız. Ayrıca anadiliniz olmamasına rağmen, başka bir dilde güzel ve hatasız bir ön yazı yazmış olmanız, bu mektubu okuyan üzerinde çok olumlu pozitif bir etki yaratacaktır. 

Hiç kimse anadiliniz olmayan ön yazı yazdığınız dilde mükemmel olmanızı beklemez. Yazdığınız mektubu göndermeden önce, başkalarına kontrol ettirip, hatalarınızı düzeltebilecekken bunu yapmamanız yeteri kadar işe ilgi duymadığınızı gösterir. İşverenler sadece emek harcadığınızı görmek isterler. Ayrıca iletişim gücünüzün iyi olduğunu yazım ve noktalama işaretlerine dikkat ederek, doğru cümleler kurarak gösterebilirsiniz. 

Kendinizi bir işverenin yerine koyun. Ön yazısında imla hatası bulunmayan biri dururken, yazım ve noktalama hataları ile dolu bir ön yazı göndermiş birini mi tercih etmesi pek mümkün değildir. 

Böyle küçük bir hata ile işi elinizden kaçırmanız kötü olacaktır. Lütfen ön yazınızı kontrol edin ve yazım-noktalama hatalarınızı düzeltin.

2. Uzun dönem planlarınızdan bahsedin. 

Bir işveren, işe aldığı kişinin birkaç haftalığına çalışmak istemesini olumlu şekilde karşılamaz. Yani işverenler birkaç haftalığına çalışacak birini işe almaz. Çünkü sizden sonra başka birini işe almak zorunda kalacaklardır ve bu da işverenin zaman kaybına ve gereksiz yere işgücü harcamasına neden olacaktır.  Yeni gelecek kişinin işe adapte olması da zaman alacaktır. Yeni çalışanın geçeceği eğitimleri vb. de düşünülünce, bu işin gerçekten pahalı olduğunu rahatça görebilirsiniz. 

Planlarınız çalışacağınız sektöre ve şirkete göre değişecektir. Yüksek ciro yapan, iş hacmi yüksek bir şirket için yapmanız gereken plan farklı iken, küçük ve yaratıcı alanlarda çalışan küçük şirketlere göre yapmanız gereken planlar başkadır. 

Yine bir işveren olduğunuzu varsayın. Bir aday yaz tatilinde okullar açılana kadar çalışmak istediğini söylüyor. Başka bir aday ise uzun dönem çalışmak için işe başvurduğunu belirtiyor. Hangisini seçersiniz? Uzun dönem çalışmak istemeniz ciddiliğinizi ve güvenilirliğinizi gösterir ve bu yüzden seçilme şansınız daha yüksektir. Yıllarca çalışmak için işe girebilirsiniz, ama ilerde beklemediğiniz/ istemediğiniz durumlar olabilir ve size daha uygun olduğunu düşündüğünüz başka bir işe de başvurabilirsiniz. Ancak bu durumlar işe başlamadan önce düşünmeniz gereken durumlar değildir. 

Eğer sadece yaz için müsaitseniz, başvurularınızı uzun dönem çalışacak insanlar arayan şirketlere yapmamalısınız. Dönemlik çalışacak çalışan arayan da birçok yer mevcuttur. 

Eğer bir kariyere başlamak için ciddi bir başvuru yapıyorsanız, sadece bir işe başvurmadığınızı tekrardan hatırlatmalısınız. Hayatınızı nasıl şekillendireceğinizi belirleyecek bir kariyere başlıyorsunuz ve bu daha dikkatli düşünmenizi gerektirir.

3. Öncelikle Yakın (Yerel) yerlere başvurun. 

Eğer yaşadığınız yerden uzakta bir işe başvuruyorsanız, bunun nedenini ön yazınızda açıklamalısınız. Bu neden tabi ki makul bir neden olmalı. Aksi takdirde işveren sizin neden evinizden uzak bir yerde çalışmak istediğinizi sorgulayacaktır. 

Evinize yakın yerlerdeki işler sizin istediğiniz işler değil ve daha çok avantaj yakalayabileceğiniz şehirlere gitmek istiyorsunuz. Bu gayet makul bir nedendir. Ancak daha büyük avantajların olduğu şehirler daha büyük şehirlerdir ve yıllarca küçük bir şehirde yaşayan ve çalışan birinin büyük bir şehire ayak uydurabilip uyduramayacağı işverenlere hep şüpheli bir durum olarak gelmiştir. Daha çok kazanmak istemeniz normaldir ancak tek nedeniniz buysa tekrar düşünmelisiniz. Her şehre ayak uyduramayabilirsiniz, sevmeyebilirsiniz. Nerede yaşamak istediğiniz ve mutlu yaşamak istemeniz kazanacağınız paradan daha önemlidir. 

Başka bir ülkeden iş başvurusu yaptığınızı düşündüğümüzde; bu kişinin taşınma, özel çalışma izni vb. birçok ihtiyacı olacaktır. İşverenler böyle durumlarla uğraşmak istemezler çünkü bu durum hem riskli hem de karışıktır. Başka bir ülkeden veya şehirden birini işe almak, işe aldığınız kişiyi de sizi de yoracaktır. Bu yüzden işverenler çoğunlukla düzenli bir yaşantısı olan, işe yakın bir yerde yaşayan adayları tercih edeceklerdir.

4. İstediğiniz pozisyonu iyice belirtin. 

Ön yazı yazarken karşılaşılan en büyük problemlerden biri, adayın tam olarak hangi pozisyonda çalışmak istediğinin anlaşılmamasıdır. “Ne iş olsa yaparım.” Türünden yazılmış ön yazılar işvernelere pek değerli gelmemektedir. Birçok yeteneğiniz olabilir ancak gerçekten yapmak istediğiniz şey nedir? Bunu açıkça belirtmelisiniz. 

Özgeçmişinizde, iş tecrübeleriniz eğer başvurduğunuz iş ile paralellik göstermiyorsa işveren sizi hangi pozisyonda düşüneceğini tam olarak bilemez. İşveren size pozisyon bulmak için kendi yaratıcılığını kullanmak zorunda kalacaktır. 

Eğer ne pozisyonda çalışmak istediğinizi siz de bilmiyorsanız, iş başvurusu yapmadan önce bu konuda düşünmeli ve kararınızı verdikten sonra iş başvurusu yapmalısınız. Çalışmak konusundaki istek ve arzunuz bazı işverenleri etkileyecektir ancak bu size işin kapılarını açmaya yetmeyecektir. 

Staj başvurusu yaptığınızda da aynı durum söz konusudur. Ne tür bir pozisyonda staj yapmak istediğinizi belirtin. Eğer bir programcı iseniz, programcı arayan bir staj yerine başvurmalısınız ve programcı olarak staj yapmak istediğinizi belirtmelisiniz. 

Belirsizlikle dolu bir ön yazı ile iş başvurusu yaptınız ve bir şekilde işvereni etkilediniz. İşveren size geri dönebilir ve daha detaylı konuşmak isteyebilir. Ancak bu bahsettiğim durumun gerçekleşme olasılığı oldukça azdır. İşverenlerin meşgul kişiler olduklarını düşünerek ön yazılarımızı buna göre yazmalısınız. Kısıtlı zamanda ne kadar net bir ön yazı okurlarsa işverenlerin gözünden düşünüldüğünde sonuç o kadar iyi olacaktır. İşverenler ne istediğini bilen çalışanlarının olmasını tercih ederler. 

Başvurduğunuz iş ve pozisyonları ile ilgili bir bilginiz yoksa, ve hiçbir yerden bir bilgi de edinemediyseniz yine de kendi isteklerinizi, istediğiniz pozisyonu belirtmekte net olun. Kendi pozisyonunuzu kendiniz yaratabilirsiniz.

5. Kendinizi Kazanmaya Göre Ayarlayın

Kendinizi bir avukat olarak düşünün. Davayı kazanmak zorundasınız. Sizin davanız ise “iş”. O yüzden işi almak için elinizden gelen her şeyi yapmalı ve neden işverenin sizi işe alması gerektiğini çok iyi açıklamak ve vereceğiniz örneklerle de bunu kanıtlamalısınız.

Örneğin uzun dönem kariyerine yönelik bir işe başvuruyorsunuz ve işi almak sizin için çok şey ifade ediyor. Ancak şunu anlamalı ve kabul etmelisiniz ki diğer adaylar da sizinle aynı durumuda. Size işi kazandıracak şey “iyi” olmaktan daha fazlası, yani “en iyi” olmaktır.

“En iyi” olduğunuz konusunda işvereni ikna eden ön yazınızı, özgeçmişinizi yazdınız. Bunlara göre tüm beklentileri karşılıyorsunuz. Peki ya sonra? “Yetersizliğiniz kanıtlanana kadar iş sizindir.”. Davayı siz kazanmışsınızdır ve kanıtlar ne tarafta baskın ise o taraf haklıdır. Biraz acımasız gelebilir kulağa ama gerçek budur. Siz bunun bilincinde olup hazırlıklı olmalısınız.

Standartların üstünde yeteneklere sahip insanlar, iş dünyasında herzaman daha değerlidirler. İşverenler böyle insanlarla çalışmak isterler. Onlar için iş bulmak kolaydır.

Standartlara yakın kişiler için ise rekabetçi bir ortam söz konusudur. Ancak daha çok deneyerek, daha fazla çaba harcayarak istediğiniz pozisyona gelebilirsiniz. Rekabet içinde olduğunuz biri sizden sadece yarım saat daha fazla harcayarak bir ön yazı yazabilir ve sizi sırf bu sebeple geçerek işi alabilir. Bu yüzden elinizden gelenin en iyisini yaptığınızdan emin olduktan sonra iş başvurusu yapın.

Ön yazınızda eğitim ve iş geçmişinizi, buralarda edindiğiniz tecrübeleri, yetenekleri ve bunları sonrasında geliştirmek için neler yaptıklarınızı yazın. Tecrübelerinizi ve yeteneklerinizi nasıl kullanacağınızı yazın, örnekler vererek işvereni ikna etmeye çalışın. Açık olun. Aksi takdirde aslında iş için her niteliğe sahip olup bunları doğru ifade edememiş olacaksınız.

Hırslı ve rekabeti seven bir yapıda değilsiniz ve bunu ok insani bir yaklaşım olarak görmüyorsunuz, ama böyle bir durumun “maalesef” ki varlığını reddederek işi kazanamazsınız. İş dünyasının rekabetçi bir ortam olduğunu kabul etmeli ve buna göre işi almak için gerekenleri yapmalısınız.

6. Profesyonel Olun.

Kendinizi bir profesyonel olarak, en azından gelecek vaadeden bir amatör olarak ifade etmelisiniz. İşverenler güçlü yetenekleri olan profesyonel kişilerle çalışmak isterler. Duygusal açıdan olgun davranmayan ve profesyonel olmayan kişileri ise almak işverenler için çok riskli bir durumdur.

İş hayatında maalesef ki aşağıdakilerden bahseden çalışanlar vardır:

–      Önceki patronundan şikayet eden

–      Özel hayatı konusunda sıkıntıları olan ve bunlarla ilgili şikayetleri olan, bunu sürekli dile getiren

–      Yapmak istemediği, yapmaktan sıkıldığı işler hakkında şikayet eden

–      Yeterince takdir edilmediğinden ve anlaşılamadığından bahseden

–      Özel hayatı ile ilgili vb. yapmak isteyip yapamadıkları ile ilgili sürekli konuşan

Bunlardan olmayın. Eğer bu tür şeylerden bahsediyorsanız, profesyonel davranmıyorsunuz demektir. Ön yazınızda özellikle yukarıda sıraladıklarımdan biri anlamına gelecek şeylerden bahsetmeyin. Böyle problemleriniz olabilir ancak bunlar özelinizde kalmalı.

Aksi takdirde işveren hakkınızda şunları düşünecektir:

–      Eğer bu kişi önceki işyerinde böyle bir sorun yaşadıysa burada da aynı sorunu yaşayabilir.

–      Eğer bu kişi önceki patronu hakkında böyle şikayetlerini dile getiriyorsa, aynı şeyi benim için de yapacaktır.

–      Bu kişi değerbilmez, nankör, vefasız biridir.

–      Bu kişinin genel takındığı tavır olumsuzdur.

–      Bu kişi benim birlikte çalışmak isteyeceğim bir yapıda değildir.

Kendinizi işverenin yerine koyup tekrar düşünün. İşveren sizin terapistiniz değildir. Ona kişisel sorunlarınızı aktarmanız sizin sorunlarınızı çözmeyecektir. Profesyonel biri gibi davranıp, kendinizi en ideal çalışan olarak ön yazınızda ifade etmelisiniz.

7. Kişiliğinizi bir şekilde ifade edin.

Ön yazı ve özgeçmişler çok sade ve kişiliksiz yazılar haline gelebilir. Çünkü birkaç satırda birçok şeyi ifade etmek zorundasınızdır ve bu limit sizi sürekli bir şeyleri elemeye iter. Ayrıca işveren de kısıtlı bir zamanda yüzlerce ön yazıyı ve özgeçmişi gözden geçirmek zorundadır. Bu yüzden yazacaklarınızın genellikle sizin yeteneklerinizi yansıtmasının işvereni daha çok etkileyeceğini düşünürsünüz. Ancak tüm adaylar da böyle düşünür. Peki sizi diğerlerinden ne ayıracaktır? Kişiliğinizi yansıtmanız, bir şekilde ifade etmeniz bu yüzden önemlidir. Bu, size diğerlerinden ayrılmada yardımcı olur.

Bazı adaylar ise önyazılarında gereğinden fazla kişilik özelliklerinden bahsetmektedirler ve hatta espiri niteliğinde ifadeler kullanmaktadırlar. Bu da doğru değildir. Kişiliğinize dair olumlu etki uyandıracak kadar bir bilgi vermeniz yeterli olacaktır. Bu belki biraz riskli bile olabilir ancak bu riski göze almanız gerekmektedir. İşverenler çalışanlarının kim oldukları ile ilgili biraz da olsa bilgi edinmek isteyebilirler. Yaratıcı yanınızı, mizahi yanınızı ifade etmenin birçok yolunu bulabilirsiniz ve bu çok fazla zamanınızı da almaz ve gereken dozda bunu yaptığınızda da işverenin gözüne batmayacaktır.

Ön yazınızda ve özgeçmişinizde fotoğrafınızı kullanın. Kullandığınız fotoğraflarda da yine aynı özeni gösterin. Hem profesyonel, hem de kişiliğinizi yansıtan fotoğraflar kullanın. Güzel bir gülümseme bile kişiliğiniz konusunda önemli ipuçları verecektir.

Ön yazınızın tasarımının da sizin kişiliğinizi yansıttığını unutmayın. Eğer güçlü bir tasarım yeteneğine sahip olduğunuzdan bahsediyorsanız ön yazınızda, bunu söylemekten çok gösterebilirsiniz. Ön yazınızın tasarımı bu yüzden önemlidir.

Son olarak, eğer ilgi alanlarınız sizi olumsuz şekilde gösterecek ise bunlardan bahsetmeyin. Örneğin, ateşli silahlara ilginiz var. Ancak bu sizin için iyi bir profil çizmeyecektir. Bu şekildeki ilgi alanlarınızdan bahsetmekten kaçının.

8. Kaderinizle Oynamayın.

Kaderiniz olduğunu düşündüğünüz bir iş için başvuruda bulunuyorsunuz diyelim. Bu işi alacağınıza dair birçok işaret var diyelim. Ancak bunlardan lütfen ön yazınızda bahsetmeyin. Bu tür ifadeleriniz sizi olgunlaşmamış, ve profesyonel olmayan biri olarak gösterecektir. Bu tür ifadeler ile işi kazanabileceğinizi düşünmeyin ve buna inanmayın.

9. İyi Yanlarınızı İfade Edin

Kendinizi zayıf, çekingen, çaresiz ve muhtaç biri olarak göstermeyin. Aksine iş dünyasının rekabet dolu dünyasında kendinizi “en iyi” olarak ifade etmeye çalışın. Hangi işi yapmakta üstünsünüz? Neden bir işveren başkası duruyorken sizi işe almalı? Sizi çoğu insandan ayıracak olumlu bir veya iki özelliğinizi açıklayın. Bu özelliklerinizin önemini vurgulayın. Güçlü yanlarınızı vurgulayın ve ön yazınızı bu güçlü yanlarınız çerçevesinde hazırlayın.

Örneğin eğer çok iyi bir video editörü olduğunuzu söylüyorsanız, ön yazınızla birlikte bir örnek yollayabilirsiniz. En azından bir linkini işveren ile paylaşabilirsiniz. Sizi diğerlerinden ayıracak önemli gördüğünüz özelliklerinizi paylaşın. Eğer iş ile de ilgili önemli ödüller kazandıysanız bunları paylaşmalısınız. Kendi alanınızda makaleler yayınladıysanız, bunları da paylaşmalısınız.

Belki sırf ön yazınızda güçlü yanlarınızdan bahsetmediğiniz için, sizden daha az başarısı ve yeteneği olan biri sizin istediğiniz işi alabilir. Buna izin vermeyin.

10. Yeteneklerinizle Ve Deneyimlerinizle İlgili İşlere Başvurun

Yapamayacağınızı düşündüğünüz, yeterli bilgi ve beceriye sahip olmadığınız işlere başvurmayın. Bu hem sizin için hem de işverenler için zaman kaybı olacaktır. İşin gereklilikleri ile sizin sahip olduklarınız arasında güçlü bir bağ kurabildiğiniz işlere başvurun. Diğer türlü işe alınsanız bile bu sizin için uzun soluklu bir tecrübe olmayacaktır. Ayrıca işte verimli ve üretken olamayacağınız bir işe girmekte sizi mutlu etmeyecektir. Bunun yerine her açıdan daha fazla olanaklara sahip olabileceğiniz işleri tercih etmelisiniz. Kazancınızı emeğiniz karşılığında elde etmek için çalışın.

Başvurduğunuz işin sizin özellikleriniz ile örtüştüğünü düşünüyorsunuz, ancak ön yazınız ve öz geçmişiniz ile bunu doğru ifade edemiyorsunuz. Öyle ise ön yazınızı ve özgeçmişinizi düzenleyin. Kendinizi doğru ifade edin.

Ne tür bir işte çalışmak istediğinizi iyice belirleyin. Eğitiminiz (üniversite, kurslar vb.) ve yetenekleriniz ile paralel olmasına dikkat edin. Sonrasında da ön yazınızda tüm bunlarla işin gerekliliklerinin nasıl örtüştüğünü açıkça ifade edin.

Eğer ön yazınız gerçekler üzerine oturmuş güzel bir ön yazı ise ve yukarıdaki önemli noktaları göz önüne alarak hazırlamışsanız, güzel ve sağlam bir kariyere doğru ilk adımınızı atmış bulunuyorsunuz demektir.

Öğrenci Yarı Zamanlı İş Başvurusu İçin Nasıl Bir Özgeçmiş Yazılmalı?

Çalışma hayatına yeni adım atacak olan bazı adaylar öğrenciyken de çalışarak bütçelerine katkıda bulunmak ya da iş hayatı konusunda tecrübe edinmek isteyebilirler. Çalışma hayatı adayları, öğrencilere uygun part-time iş bulmak konusunda bazı zorluklar yaşayabilirler. Bir öğrenci  olarak tanıdık bir iş yerine veya yabancı bir şirkete yarı-zamanlı iş başvurusu yapabilirsiniz. Akendi çabanızla bir iş bulmak zorundaysanız ya da bunu istiyorsanız kendinizi  “işe alınabilecek en ideal çalışan” olarak tanımlamak için çaba göstermeniz gerekir. Bunun için endişelenmenize gerek yok. İstediğiniz part-time işi bulmak için en başta yapmanız gereken şey, iyi bir özgeçmiş yazmaktır.

ogrenci-yari-zamanli-ozgecmis

Neden Bir Özgeçmişe İhtiyacınız Var?

Belki bir öğrenci olarak, özgeçmişin içine koyabileceğiniz bir şeyler olduğunu düşünmüyorsunuzdur. Bu bir bakıma doğru ancak öte yandan özgeçmiş hazırlamaya çalışmanız (ve hazırlamanız) işvereni etkileyecektir ve sizin iş bulmak konusundaki ciddiyetinizi, hazırladığınız özgeçmiş sayesinde görecektir. Bu özgeçmiş hem sizin ciddiyetinizi, hem de güçlü yanlarınızı, yeteneklerinizi ve zekanızı ifade edebileceğiniz alanlar sunar. Böylece diğerlerinden faklı bir konuma gelirsiniz.

 Çalışmak İstediğiniz Yer Yaşadığınız Yere Yakın Olmalı

Öncelikle yaşadığınız yerdeki iş olanaklarını değerlendirin. Bunun için gerekli araştırmaları yapın. Yerel gazeteleri gözden geçirin. İnternet sitelerinden faydalanın. Özgeçmişinizde yaşadığınız yerin işe yakın olduğunu ifade edin.

 İyi bir özgeçmiş yazmak için ipuçları:

– İletişim bilgileri: Adınız,soyadınız, iletişim bilgileriniz, telefon numaranız ve e-posta adresiniz sayfanın sol üst köşesinde olmalı. Üniversite kampüsünün veya sürekli ikamet ettiğiniz evin adresini de bir alt satıra yazın.

– Eğitim Bilgileri: Hangi bölümde olduğunuzu öncelikli olarak belirtmelisiniz. Öncelikle üniversite adını, üniversitenin hangi şehirde/ülkede olduğu, şu anki derecenizin ne olduğu, ve not ortalamanızı belirtin.

– Eğer çeşitli kulüplere üyelikleriniz varsa bunlardan da bahsedin ve ayrıntılarını verin.

– Eğer staj yaptıysanız, bunlarla ilgili ayrıntılardan bahsedebilirsiniz. Yine sertifikalarınızdan, takdir belgelerinizden vb. bahsedebilirsiniz.

İş tecrübeleriniz: Daha önce bir iş tecrübeniz oldu mu? Gönüllü olarak yer aldığınız bir çalışma da olabilir. Bunlarla ilgili ayrıntılardan bahsedebilirsiniz. Bunlar sizin sorumluluk almaya hazır olduğunuzu gösterecektir.

Özel Yetenekleriniz: Örneğin okulda bir takımın kaptanısınız, o zaman bundan bahsedebilirsiniz. Bu sizin liderlik vasfınızı gösterecektir. Kaptan olmasanız bile, bir takımın parçası olmanız, sizin bir takım içinde çalışmaya müsait bir yapınızın olduğunu gösterecektir. Takım ruhu önemlidir.

Bilgisayar yetenekleriniz ve yabancı dil: Bilgisayar bilgi düzeyiniz ve yabancı dil yeterliliklerinizden bahsedin.

–  Son olarak hobilerinizden de bahsedebilirsiniz.

İyi bir özgeçmiş yazıp işe kabul edilme sürecinde bir sonraki aşamaya geçtiğinizde, yani iş görüşmesine gittiğinizde görünümünüze, kıyafetinize özen gösterin. Beden dilinizi vb. iyi kullanın. İş görüşmesine yeterli hazırlığı yaptıktan sonra gidin. Sık sorulan soruları araştırın, cevaplarınızı hazırlayın ve provalar yapın. Kendinize güvenin. İstediğiniz yarı-zamanlı işi bulana kadar aramaya ve denemeye devam edin.